Sertleşme bozukluğu olan kişilerde ilk etapta hangi tetkikler yapılmalı, nelere bakılmalı?


Şimdi
şeker hastalarının %75’inde sertleşme bozukluğu oluyor, bunu biliyoruz. Onun için mutlaka kişinin ilk yapılacak olan tespitlerinden bir tanesi açlık kan şekeri ve hemoglobin A1 C. Açlık kan şekeri o günkü durumu gösterir. Hemoglobin A1 C ise son 3 aydaki durumunu gösterir.

İkincisi, kan yağlarında yükseklik. Değerleri yüksek olan hastaların yüzde %70’inde sertleşme bozukluğu var. Mutlaka kolesterol, HDL, LDL. Bu halk arasında iyi kolesterol, kötü kolesterol diye bilinen testlerin yapılması gerekir ve bunların birbirlerine oranları da sertleşme bozukluğu açısından oldukça önemli.

Bir diğer tansiyon yüksekliği. Bu hastaların da %30’u sertleşme bozukluğu hastası. Dolayısı hastaların mutlaka bugüne kadar hiç tansiyonla ilgili sıkıntı olmasa bile tansiyonlarının ölçülmesi ya da takip edilmesi gerekir.

Kalp damar hastalığı yaklaşık hasta %18’nde var. Kalp krizi geçiren hastalar geriye dönük incelendiği zaman geçmiş 3 ila 5 yıl içerisinde bu hastaların %20’sinde sertleşme bozukluğu hikayesini olduğunu biliyoruz. Ya da tam tersini söyleyeyim. Sertleşme bozukluğu olan hastaların yüzde %20’si, yani her 100 hastanın 20’si 3 ila 5 yıl içerisinde kalp krizi adayı olan hastalar diye biliyoruz. Bu özellikle 50 yaş üstünde böyle.

Sertleşme bozukluğu olan hastaların %15’inde testesteron düşüklüğü, %13’nde prolaktin yüksekliği, yine %3’nde tiroit hormonu düşüklüğü ya da yüksekliği görülebiliyor.

Son olarak kan hastalıkları, anemi yada halk arasında bilen kansızlık ise sertleşme zaten kana bağlı bir şey. Yani penise kanın gitmesiyle alakalı ve o bölgede dolması ile birikmesiyle alakalı. Kansızsa sertleşmesi az olacaktır.

Venöz Kaçak

Penisi bir balon gibi düşünün. Bir tarafından havanın girdiğini bir tarafından da çıktığını düşünelim. O giren hava değil de kan olduğunu varsayalım. Öncelikle sertleşmemize biz 10 üzerinden 10 puan verelim. (yani işte o özellikle taş gibi olduğu çok, gençlerde olan, çocuklarda olan, erişkinlerde olan duruma 10 üzerinden 10 diyelim)

Dinlenme sırasında penise gelen kan akımı 4 ,giden kan akımı ise 3tür.geriye 1 kalır yani 10 üzerinden 1/10 sertliğimiz olur ki bu sertleşme yok demektir. Dolayısıyla normal halinde durur penis.

Sertleşme sırasında ne oluyor? Gelen kan akımı artıyor. Yani atardamarlar genişliyor. 11 birim kan geliyor. Toplardamarlarda yani venlerde kapanıyor, oradan da bir birim kaçıyor. Toplam 10 birim bu bölgede gözleniyor. Sonuçta 10 üzerinden 10 bir sertliğimiz oluyor.

Peki atardamar yetersizliği varsa ne oluyor? O zaman gelen kan birimi kan akımı 11 birim değilde. Örneğin 6 birim oluyor, giden kan akımı bir birim oluyor yine bu değişmiyor. Bu da çünkü venöz bir problem yok. Venöz bir kaçak yok. 10 üzerinden 5. Yani bir sertleşme problemi oluşuyor. Yumuşak çok sertleşmeyen bir penis elde etmiş oluyoruz. Burada atar damarın kanı getirme bozukluğu derecesine göre durum değişiyor.

Venöz kaçak da olay atar damarda değil. Yani gelen kan 11 birim normal geliyor ama giden kan 1 birim gitmesi gerekirken örneğin 6 birim gidiyor. Yani çok fazla kan kaçağı oluyor. Toplardamarlar yeterince kapanamıyor o zaman ne oluyor yine 5 üzerinden 10 sertlik oluyor.

Penis Doppler Testi

Penise giden kan akımını ölçmeye yarayan bir test.

Peki kimlere bu testi yapalım? İlaç almasına rağmen yani kişinin sertleşme bozukluğu var ve bunun üzerine ilaç alıyor ama yine de sertliği olmuyor. Bu kişilere penil doppler testi uygulamamız gerekiyor. Bir de özellik özellikle ameliyatlardan sonra örneğin; Prostat kanseri ameliyatı, rektum kanseri ameliyatı ya da o bölgede yapılan kanser ameliyatlarından sonra da büyük ameliyatlardan sonra penise giden kan akımı görmek için de bu test yapılabilir.

Aslında soru kimlere yapılması değil, kimlere yapılmaması gerekli?. Mesela erken boşalmada hiçbir göstergesi yoktur. Erken boşanma hastalarda penil doppler testi yapılmaz. Kendi kendine sertleşmesi olup ilişkiye giren hastalarda bir miktar sertlik azaldı diye hadi bakalım damarımıza bakalım bu doppler testini yapalım demek doğru bir yaklaşım değildir. Sertleşmesi azalan hastalarda ilk önce yapılması gereken şey ilaçtır.

Eğer bir kişinin sertleşme bozukluğu var ise ve bu damarsal bir nedenden oluyor ise ilaç aldığı zaman fayda edecektir. Yani atardamardan kaynaklanan, kanın gelmesinden kaynaklanan bir sorun var ise o zaman niye çaldığı zaman fayda edecektir.

Ama bir kişi de ilaç almasına rağmen sertleşmesi düzelmiyor ise o zaman burada sorun atardamar da değil. Yani getiren kan da değil de giden kanda yani bir venöz kaçak olabilir. Bunu tespit etmek içinde zaten doppler testi yapılması gerekiyor.

Atardamar kanın akışının normal bir kişi de saniyede 35 santimetrenin üzerinde olması lazım. Eğer bu 25’in altına düşerse biz buna atar damar yetersizliği diyoruz. Yani kanın yeterince penise gelmemesi diyoruz. Toplardamardan dönüş ne olmalı? 3-5 santimetre saniye nin altında olması lazım. İdeali 3 santimetre saniyenin altında. Bu 5 santimetre bölü saniyenin üzerinde olursa eğer o zaman da biz buna kaçak var diyoruz ya da venöz kaçak deniliyor.

Şimdi bu masum bir test mi? çok da masum bir test değil tabii. Uygun zamanda uygun kişilere yapılırsa aslında herhangi bir komplikasyonu görmüyoruz Ama özellikle kendiliğinden sertleşmesi olan hastalara hadi bir de damarına bakalım. birşey var mı yok mu yada sertleşme kaybı az olan da henüz hiç hiç ilaç denememiş hastalara bu test yapılırsa karşımıza priapismus dediğimiz yani penis içine yaptığımız ilaçtan dolayı sertliğin kaybolmaması durumu ortaya çıkıyor. Ciddi bir durumdur. Ben şunu öneriyorum kendi hastalarımda bunu yapıyorum. Işte doppler için radyoloji uzmanına gönderdiğim zaman telefon numaramı yazıp veriyorum, kişiler telefon numaramı. Çünkü iki saat içerisinde sertleşme geçmezse mutlaka doktorla iletişime geçmek gerekiyor. Dördüncü saat hala geçmiyorsa mutlaka müdahale etmek lazım. Aksi halde penis içerisinde kanlanma bozukluğu olabilir ve geri dönüşümsüz harabiyet olabilir. Tedavi edeceğiz derken bir anda daha kötü bir durumla karşılaşabiliriz. Bu oldukça önemli yani eğer size bir doppler testi yapılacaksa isteyen doktorla iletişim halinde olmanız oldukça önemli. İğne yerinde morarma, kızarma klasik bu kalçaları ile yapıldığı zaman da olabilir. Bu normal ağrı olabilir.